Son dönemdeki kayak tatili kazaları, yalnızca yapılan sporun tehlikelerini değil, aynı zamanda güvenliğin ne denli kritik olduğunu gözler önüne serdi. Kartalkaya'da yaşanan bir kaza sonucu ailesini kaybeden Doğan, yaşadığı felaketin ardından sadece kendisi için değil, benzer durumlarla karşılaşan diğer insanlar için de emsal teşkil edecek bir karar bekliyor. Bu durum, sadece bir kişinin değil, birçok ailenin hayatını etkileyen büyük bir travmayı beraberinde getiriyor. Kayak tatilinin tadını çıkaran insanların, güvenlik önlemleri konusunda daha fazla bilgi sahibi olması gerektiğini vurgulayan Doğan, yaşadığı acı deneyimi anlatırken gözyaşlarına hakim olamıyor.
Olay, geçtiğimiz hafta sonu Kartalkaya'da meydana geldi. Kayak yaparken ani bir çığ nedeniyle Doğan ve ailesi büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kaldı. Doğan, o an yaşadığı korku ve çaresizlikle birlikte tüm ailesinin kaybı karşısında büyük bir yıkım yaşadı. Olayın ardından yapılan incelemelerde, pistteki güvenlik önlemlerinin eksikliği dikkat çekti. Doğan, "Bu kazayı önlemek mümkün olabilirdi. Eğer yeterli önlem alınsaydı, belki de ailem hâlâ yanımda olurdu" sözleriyle yaşadığı üzüntüyü dile getiriyor.
Kazanın ardından Doğan, hukuk yoluna başvurmayı düşündü. Emsal niteliğinde bir kararın verilmesi gerektiğini vurgulayan Doğan, "Benim yaşadıklarımın başkalarının başına gelmesini istemiyorum. Emsal bir karar çıkmalı, insanların güvenliğini tehdit eden durumların önüne geçilmelidir" diyerek adalet talebinde bulundu. Hukukçular, bu tür kazalarda benzer davaların nasıl sonuçlandığı ve hangi adımların atılması gerektiği konusunda halkı bilgilendirirken, Doğan'ın durumu birçok kişinin dikkatini çekti.
Doğan’ın yaşadığı talihsiz olay, kayak merkezlerinde alınan güvenlik önlemlerinin yeterli olup olmadığı sorusunu gündeme getirdi. Kayak sporu, yüksek risk içeren bir spor dalıdır ve bu nedenle kayak merkezi yönetimleri, pistlerin güvenliğini sağlamak için gerekli tüm önlemleri almalıdır. Ancak, yapılan denetimlerin yetersiz olduğu yönündeki eleştiriler, kayak merdivenlerinde daha fazla eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarının yapılması gerektiğini işaret ediyor.
Bu noktada, kayak okulları ve eğitmenleri de oldukça kritik bir rol oynamaktadır. Doğan, "Kayak yapmayı öğrenmek isteyen gençler ve aileler için daha fazla eğitim çalışması yapılmalıdır. Risklerin bilincinde olmadan yapılan bir tatil, maalesef bambaşka sonuçlar doğurabiliyor" diyerek, bu konunun önemine dikkat çekiyor. Ayrıca, kayak merkezlerinin kaza anında nasıl bir müdahale mekanizması geliştirdiği ve bu tür durumlarla nasıl başa çıktıkları da sorgulanmalıdır. Bu tür kazaların yaşanmaması için yalnızca kış sezonunda değil, yıl boyunca güvenlik konusunda yapılacak çalışmalar büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, Kartalkaya'da yaşanan bu trajedi, sadece Doğan'ı değil, tüm kayak tutkunlarını etkileyecek önemli bir ders niteliğindedir. Kayak merkezleri, ailelerin güvenle tatil yapabilmesi için daha sıkı güvenlik önlemleri almalı ve bilgilenme imkanlarını artırmalıdır. Doğan’ın adalet talebi, sadece kendi yaşadığı acı için değil, gelecekte oluşabilecek benzer durumların önlenmesi adına da büyük bir anlam taşıyor. Adaletin yerini bulması ve emsal niteliğinde bir karar çıkması, umarız bu tür trajedilerin bir daha yaşanmasına engel olur. Herkese güvenli bir kayak sezonu diliyoruz.